TDP Genel Sekreteri Teoman Mutlu Denizli’de
Türkiye Değişim Partisi (TDP) Genel Sekreteri ve Teşkilat Başkanı Teoman Mutlu, Denizli parti teşkilatının düzenlediği çalıştaya katıldı. Çalıştayda TDP Denizli İl Başkanı Orçun Sarıhan, Kadın Kolları Başkanı Seda Karakaya, Gençlik kolları Başkanı Ömer Dibek, yönetim kurulu ve üyeler katılım sağladı. Başkan Mutlu Denizli’de partisine yeni kayıt yaptıran isimlere rozetlerini takarak, üyelik belgelerini takdim etti.
Çalıştayda ülke gündemindeki konuları değerlendiren Teoman Mutlu, “Avrupa’nın, mültecileri Türkiye’nin üstüne yıkıp, geri çekilemeyeceğini öğrenmesi gerekiyor. Avrupa, Amerika’nın etki ve nüfuz alanına girdi. Avrupa’da artık Amerikan postalı var. ABD, öldü denilen NATO’yu yeniden güçlendirdi. NATO, ABD emri altında dünyanın jandarması oldu. ABD, dünya barışı için tehdittir” dedi.
TDP Genel Sekreteri ve Teşkilat Başkanı Teoman Mutlu konuşmasında; “4 Temmuz 2003 tarihinde, Milletimizin gururunu kıran, Askerimizin moralini bozan, ordumuzun imajını zedeleyen bir olay yaşandı. Çuval olayı diye anılan bu kötü günü, gündeme getiren bir siyasi parti olur mu diye bekledim, ama kimse gündeme getirmedi” diye ifade etti.

ABD, dünya barışı için tehdittir
ABD Desteği Arayanlar, ABD’ den korkan siyasi partiler, bunu söyleyemez. Bunu söyleyebilecek tek parti TDP’dir. Dünya bilsin ki biz bunu not ettik. Amerika bilsin ki bunu alacak defterine yazdık. Türk askeri canını verir, ama o günü yaşamazdı. O gün orada yaşanan olayın tek sorumlusu, ABD ile dostane ilişki kuracaksınız, ABD askerleriyle karşı karşıya kaldığınızda silah kullanmayacaksınız, emrini veren, Dönemin Genelkurmay başkanıdır. 28 Şubatın medya ayağına gücü yetmeyenler, siyasi nedenlerle paşaların rütbelerini söktüler.
Bu ülkede rütbesi sökülecek, Tek paşa varsa o da, kendi askerini esir eden, O günkü Genelkurmay başkanıdır. 9 Nisan’dan bu yana toplumsal barış affı çağrısında bulunuyorum. Bu çağrı siyasi bir çağrı değildir. Bu çağrı, vicdan ve merhamet çağrısıdır, sevgi ve kardeşlik çağrısıdır. Bugün buradan bir kez daha tüm siyasi partilere sesleniyorum. Gelin hep birlikte, bir af çıkaralım. Adı da “toplumsal barış” affı olsun.
Türkiye’min vicdanına sesleniyorum “Affet Türkiye! diyorum.
Haksızlığa uğramışlar için affet… Anaların hasretini dindirmek için affet… Çocukları sevindirmek için affet…
NATO zirvesi hezimet de değil, zafer de değil, Ama bunu zafere çevirme imkânımız var. İsveç ve Finlandiya’nın katılım protokolü onay için meclise geldiğinde, TBMM ortak bir bildiri yayınlamalı.
Ülkemizdeki suriyeliler,
NATO üyesi ülkeler arasında paylaşılmadan onay vermeyeceğini dünyaya duyurmalıdır. Bunu başarırsak, zafer olur. Başaramazsak ne olur? İki ülke NATO kapısında bekler.
Mülteci meselesi, Dünya kamuoyu önüne taşınmış olur. Avrupa, mültecileri Türkiye’nin üstüne yıkıp, geri çekilemeyeceğini öğrenir, bu da bir zaferdir. NATO zirvesinin dünya açısından, sonucu şu oldu: Avrupa, Amerika’nın etki ve Nüfuz alanına girdi.
Avrupa’da artık Amerikan postalı var. ABD, öldü denilen NATO’yu yeniden güçlendirdi. NATO, ABD emri altında, dünyanın jandarması oldu.
Hep söylüyorum bugün buradan bir kez daha tekrar ediyorum. ABD, dünya barışı için tehdittir. ABD, dizginlenmeden dünya huzura kavuşamaz. Yıllık Enflasyonu TÜİK yüzde 78,6, ENAG yüzde 175,55 olarak açıkladı.
AK Parti kadroları, hemen aynı nakarata başladılar. Dünyada da enflasyon artıyormuş… Geçin bunları siz kimi kandırıyorsunuz? Yüzde 175 enflasyon hangi ülkede var? TÜİK’in düşürmeye çalıştığı haliyle bile yüzde 78 enflasyon hangi ülkede var? Hangi ülkede var söylüyorum: Venezuela da var. Sudan’da, Lübnan’da, Suriye’de bir de Zimbabve’de var. Avrupa’da gıdada yıllık artış oranı en fazla yüzde 10 Türkiye’de yüzde 150 Dünyada ham petrol yüzde 64 artmış, Türkiye’de mazot yüzde 316 artmış. Almanya’da on yıl önce, benzinin litresi 2,1 EURO, bugün 2,3 EURO, bizde on yıl önce benzin 4,5 liraydı, bugün 30 lira oldu? Neyi savunuyorsunuz anlamadım ki? Beceremediniz, yapamadınız, başaramadınız, inşallah da gidicisiniz…
Açlık Sınırının 900 Lira Aşağısında bir asgari ücret ilan etmek, çalışanları açlığa mahkûm etmektir. TDP olarak, iktidara geldiğimizde, eşel mobil sistemine geçeceğiz. Bu sistemde, asgari ücret, hiçbir zaman açlık sınırının altına düşmeyecek. Hiçbir emeklinin maaşı asgari ücretten az olmayacak. Hiçbir kamu çalışanı yoksulluk sınırının altında maaş almayacak. TBMM ek bütçe yaptı, 66 maddeli bir torba yasa çıkardı, sonra da tatile çıktı. Tatile çıkmadan önce; çıkardıkları yasalarla bankada parası olanı gördüler.
EYT’lileri görmediler.
Arkasında dayısı olanı gördüler, atama bekleyenleri görmediler.
Banka patronlarını gördüler. KYK borçlusu öğrencileri görmediler.
Kara para aklayanları gördüler. SMA’lı çocukları görmediler.
3600 ek göstergeyi nihayet çıkardılar. Ama hep yaptıkları gibi yine ayrımcılık yaptılar. 3,5 milyon çalışanın yarısı yararlanabiliyor, yarısı yararlanamıyor. En düşük emekli maaşını 2 bin 500 liradan 3 bin 500 liraya çıkardılar, ve hiç sıkılmadan bununla övündüler. Şeker 25 lira, kıyma 150 lira, ekmek 4 lira, 5 lira, tüpgaz 350 lira olmuş, bir emekli 3.500 lirayla nasıl geçinir diye düşünmediler. Bu iktidar, 84 milyonu değil, 84 kişiyi önemsediğini, 84 milyonun değil, 84 kişinin iktidarı olduğunu bir kez daha göstermiş oldu. Sayın bakanının dediği gibi, çarklar bir kez daha zenginler için döndü. Ama şunu unutmasınlar, çarklar zenginler için dönüyor, Ama çanlar da Ak Parti için çalıyor.
Amerika, Avrupa, uluslararası şirketler ve onların yerli işbirlikçisi olan siyasiler, üretimi, tarımı, sosyal devleti bir kenara bıraktırdılar. Bugün doymuyorsak, iş bulamıyorsak ve barınamıyorsak sebebi budur.
Gururla söylüyor ve ilan ediyorum
TDP gelecek, o dönemler bitecek. Türkiye’mizi artık yabancıların uşakları değil, bu toprakların çocukları yönetecek.
Türkiye’yi Biz Yöneteceğiz AB, IMF, dünya bankası böyle istiyor, dönemi bitecek. ABD, böyle istiyor dönemi bitecek. Egemenlik milletin olacak, söz milletin olacak. Hak milletin olacak.
Milletten başkasına eyvallahımız yok. Kimseden de korkumuz yok. Buradan düzene meydan okuyorum. Durduramazsınız bizi, susturamazsınız bizi.
TÜRKİYE GELİYOR. BİZ GELİYORUZ.
Türkiye’nin yüzde 30’unu, yüzde 50’sini, yüzde 80’nini değil, yüzde 100’ünü kucaklamak için geliyoruz. Üretim için, hakça bir paylaşım için geliyoruz. Ülkemizi, dünyanın en güçlü, 10 ülkesinden biri yapacağız. Edirneden, Hakkariye, zengin ve bereketli bir vatan sofrası kuracağız. Bu sofrada 84 kişinin değil, 84 milyonun karnı doyacak.
TDP, kadroları olarak, bu amaçla, canla başla ve büyük bir heyecanla, çalışıyoruz” diye ifade etti.