Metaverse
Covid salgınından sonra günümüzde halen daha bir çok kesimin alışamadığı kripto paraların hayatımıza girmesiyle dünyada, ulus devletlerde ve insanlarda bir çok değişimler gözlendi. Devletler itibari paralara karşı çıkarken kripto borsalarında alakası olmayan kişiler bile yatırımlar yapmaya başladı ancak bir çok insan kötü niyetli insanların darbesiyle paralarından oldular ancak bu olaylar bile kripto paraların yükselişine engel olamadı.
Şirketler birbiri ardınca kripto para çıkarıyor insanlar projelerinin ne olduğunu bilmeden bu paraları peynir ekmek gibi alıp satmaya başladı. Kripto paraların başını çeken Bitcoin 2009 yıllarında deep web tarafından ödeme şekli olarak kullanılıyordu. Yıllar sonra kim bilirdi ki 1 bitcoin sahibi olanın zengin olacağı ? Günümüzde kripto paraların iyice yükselmesinin ardından NFT, VR, AR, Web3 gibi teknolojiler birbirinin ardından hep birlikte Metaverse sanal dünyasını yarattılar. İnsanlar bu dünyada aynı gerçek dünyada yaptıkları her şeyin sanal şeklini gerçekleştirebiliyor arsa alıyor, dükkan kiralıyor veya konser verebiliyor. Her biri birbirinden ayrı ve mükemmel teknoloji olup insanoğlunun dünyasını ne yönde değiştireceği merakla gözleniyor.
Özellikle Mark Zuckerberg’in Facebook adını Metaverse dünyasına uygun olacak şekilde META olarak değiştirmesiyle Metaverse konusunda çalışacak ekibini toparladı ve sanal dünya hayatımızda daha fazla yer kaplamaya başladı. Gerçeğe yakın sanal evrenler içinde evrenler yaratarak sonsuz bir dünyanın içerisinde buldu insanlar kendilerini. Henüz bilim kurgu betimlemelerinin dışına çıkamamış olan bu sanal dünyada dev firmaların reklamlarında boy gösterecek yeni dünyalar yaratılacağı aşikâr. En son Samsung’un metaverse’i kullanmasıyla hayatımıza bir adım daha dahil olmuş oldu.
Metaverse, geniş alanda ölçekli ve gerçek zamanlı etkileşime odaklanan birbirine bağlı sanal dünyalar bütünü olduğundan bir insanın anında dünyanın bir ucunda konsere katılabilmesi o kadar gerçek ve basitleşir hale geliyor. İnsanlar bu dünyalarda iş toplantıları gerçekleştirebiliyor, sosyal etkinliklere katılabiliyor ve birbirleriyle sosyal etkileşimde bulunarak kendi ortamlarını yaratabilir hale geliyor. Ancak şahsen bunca sanal dünyada güvenlik ve yasayı ne ile düzenleyecekleri? Herhangi bir taciz, hırsızlık veya rahatsızlık veren insanlara kanunları kim uygulayacak? Kanun ve nizam olacak mı? Burada daha önemli sorular da türetilebilir. Özellikle web, artırılmış gerçeklik ve sanal gerçeklikte kullanılan 3D verinin kimde ve nasıl görselleştirileceği, kripto grafik olarak nasıl güvence altına alınacağı henüz kesinleşmiş değil.
Cihazlarımızda oynattığımız her görsel, geçici olarak kendi cihazlarımıza kopyalanıyor. Tıpkı Netflix’te izlediğimiz filmin kopyasının, buffer için bilgisayarımıza inmesi gibi… Bu kopyalanma, özellikle Genies gibi avatar şirketlerinin ürettiği “biricik” ve “kişiye özel” varlıkların niteliğini yitirmesine yol açacaktır. Bu denkleme Metaverse’de kullanılmak üzere satın alınan “NFT varlıkları” eklediğimizde, Metaverse’deki sahiplik kavramı da sarsıntıya uğruyor.
Herkesin kullanabileceği gerçekçi ve merkezcil sanal dünyalardan bahsediyorsak 3D verilerin işlenmesi sırasında hayatımıza 5-6G teknolojilerinin iyi bir alt yapısıyla yer etmesi bununla birlikte donanımsal gücün yüksek ve de sunucularımızda GPU-CPU ikilisinin geliştirilmeleri birbirine bağlı sanal dünyalar için yüksek derecede önem arz edecektir. 3D görsellerin işlemciler ve ekran kartlarında önemli ölçüde yük teşkil ettiğinden voxel’li görünüm sebebini açıklıyor olsa gerek. İntel tarafından duyurulan habere göre kripto paraların madenciliğine özel üretilecek işlemci haberi bu tarz donanımların yakında hayatımızda olacağının sinyallerini vermekte. Nvidia tarafından ücretsiz olarak hayata geçirilen Omniverse 1.0 40 farklı 3D ekosistemini birbirine bağlıyor ve şirket bu şekilde çok kritik bir açığı kapattığını söyleyebiliriz. Apple, Pixar ve Nvidia güçlerini birleştirerek milyarlarca cihazda çalışabilecek bir 3D iş akışı ortaya çıkardığını söyleyebiliriz.
Her geliştirilen teknoloji bir açığı kapatsa da yasal yaptırımlar, kimlik doğrulama, ödemeler, araçlar ve bu Web3 teknolojisi konusunda önümüzde daha çok yolumuz var. Sanayi devrimi yapıldığında iş kazası için önlemlerin, kanunların veya iso standartlarının en başta olmamasına örnek verebiliriz. Güvenlik standartları arasında en çok dosya transferi protokolleri belirsizliğini koruyor ancak blockchain tabanlı teknolojiden faydalanan Web3 teknolojisi ödeme ve kimlik doğrulama gibi bir çok yollar sunabilir. Sanal evrenler arası ödeme biçimleri, farklı paralar ve birbiri arasında dönüşümler gerçekleşebilir. Cüzdanlara bağlı olan avatarlar ile kimlik doğrulama süreçlerini merkeziyetsiz ve hızlı bir şekilde yapılabilir. NFT’ler aracılığıyla yasal niteliğe sahip alım-satım işlemleri hayata geçirilebilir.
Şu anda tüm bu yapıların kurgulanma aşamalarının çok başındayız. İnsanlar güvenli olmayan projelere yatırım yaparken acele ediyor kimliklerini başkalarının eline geçirecek davranışlar sergiliyor. Sanal dünyalar bütünü ileride olup olmayacağı belli değil ancak pandeminin etkisi ve teknoloji gelişiminin hızlanmasıyla geldiğimiz nokta, aklımızı başımızdan alıyor olabilir. Çıkarmış olduğu işletim sistemini taban olarak değiştirmeden yıllardır hata gidermekte olan Microsoft bile Windows11’in can sıkıcı sorunlarını çözemeden bu sistemin sanal dünyalar bütününe aracı olacağı pek içime sinmiyor açıkçası.
Dedikodulara inanmak yerine Metaverse’ü hayata geçirmek için protokoller geliştirmek, uzun vadede daha avantajlı bir konumda olmamızı sağlayacaktır.
Osman Ali KACAR